Baerbock, Macaristan’ın UCM’den ayrılma kararını eleştirdi

Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock, Macaristan’ın Uluslararası Ceza Mahkemesinden (UCM) ayrılma kararı almasını eleştirdi. Baerbock, Brüksel’de düzenlenen iki günlük NATO Dışişleri Bakanları Toplantısı öncesinde basına açıklamalarda bulundu.

Macaristan’ın UCM’den ayrılma kararını değerlendiren Baerbock, “Bu, uluslararası ceza hukuku için kötü bir gün.” dedi.

Avrupa Birliği’nin (AB) net kurallarını ve Roma Statüsü’nü anımsatan Baerbock, “Avrupa’da hiç kimsenin hukukun üstünde olmadığını ve bunun hukukun tüm alanları için geçerli olduğunu defalarca açıkça ifade ettim.” diye konuştu.

Baerbock, ABD Başkanı Donald Trump’ın dün ABD’ye ithal edilen tüm ürünlere gümrük vergileri getiren kararnamede Rusya’nın bulunmamasının hatırlatılması üzerine, “Listeye baktığınızda McDonald Adalarını da görüyorsunuz, diğer devletler listede yok. Biz kendimize odaklanıyoruz, tüketicileri ve ekonomi ile Avrupa’nın çıkarlarını koruduğumuzu açıkça belirtiyoruz. Biz bir ticaret savaşı istemiyoruz, adil ve özgür küresel bir ekonomi istiyoruz. Belli ki bunu bizimle aynı şekilde gören pek çok başka ülke de var.” ifadelerini kullandı.

Avrupa için bugün birlik vakti olduğunu ifade eden Baerbock, iç pazarda 450 milyon insana ve güçlü bir ekonomiye sahip olduklarını belirtti.

Avrupalılar olarak başta Hint-Pasifik bölgesi olmak üzere Yeni Zelanda ve Avustralya gibi dünyanın dört bir yanındaki pek çok ortakla serbest ticaret ilişkilerini daha da genişlettiklerine işaret eden Baerbock, “Dünyadaki ülkelerin büyük çoğunluğu sadece adil güvenlik kurallarıyla değil aynı zamanda adil ve serbest ticaret ilişkileriyle de ilgilenmektedir ve bu anlamda Avrupa, bugün küresel ekonomi için kesinlikle kötü bir gün olsa da kendini korumak için güçlü bir konuma sahiptir.” değerlendirmesinde bulundu.

‘Netanyahu Almanya’da tutuklanır mı?’

Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) tarafından tutuklama kararı çıkarılan İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun ülkesinde tutuklanmasını tasavvur edemediğini söyledi.

Almanya Başbakanı Olaf Scholz ile Ürdün Kralı 2. Abdullah, Berlin’deki görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. “İsrail Başbakanı Netanhayu, uluslararası tutuklama kararına rağmen Macaristan’daydı. Sizin tutumunuz nedir, burada tutuklanmadan Almanya’yı da ziyaret edebilir mi?” şeklindeki soruya cevap veren Scholz, “Bu konuda daha önce birçok kez açıklama yaptık ve Almanya’da bir tutuklama olacağını tasavvur edemiyorum” ifadesini kullandı. Başbakan Scholz, Ürdün Kralı ile yaptığı görüşmenin merkezinde Filistin topraklarındaki, özellikle Gazze Şeridi’ndeki durumun yer aldığını belirterek “Almanya, bu ihtilaftaki son gelişmeleri endişeyle izliyor” dedi.

‘GAZZE’DE İNSANLAR AÇLIK ÇEKİYOR’

Esirlerin serbest bırakılmasının tüm çabaların öncelikli hedefi olması gerektiğini söyleyen Scholz, ateşkese geri dönülmesine ihtiyaç duyulduğunu kaydetti. Başbakan Scholz, “Oradaki (Gazze’deki) durum her geçen gün daha da kötüleşiyor. Bir aydır Gazze’ye hiçbir insani yardım ulaşmadı. Bu, böyle devam edemez ve etmemeli” diye konuştu. Çok fazla sayıda insanın açlık çektiğine, acımasız şiddetin sürdüğüne ve tıbbi yardım eksikliğine işaret eden Scholz, Gazze’nin yanı sıra Batı Şeria’daki durumu da istikrara kavuşturacak kalıcı barışın ancak siyasi çözümle sağlanabileceğini vurguladı. Scholz, bu nedenle Gazze için, İsrail’in güvenliğini koruyan savaş sonrası düzenin üzerinde anlaşmaya varmak amacıyla müzakerelere geri dönülmesi gerektiğini dile getirerek, Almanya’nın Orta Doğu’da kalıcı barış ve güvenlik için müzakere edilmiş iki devletli çözümden yana olduğunu yineledi.

 ‘SURİYE’NİN ÖNÜNDE HÂLÂ UZUN BİR YOL VAR’

Görüşmede Suriye’deki durumu da ele aldıklarını belirten Scholz, “Sahadaki durum gerginliğini koruyor. Ülkenin önünde hâlâ uzun bir yol var” dedi. Scholz, Ürdün’ün yüz binlerce Suriyeliyi kabul ettiğini, bunun ekonomik zorluklarını bildiklerini dile getirerek Ürdün’e çabalarından dolayı teşekkür etti. Başbakan Scholz, Almanya’nın mültecilerin desteklenmesinde, Ürdün ve komşu ülkelerde istikrarın sağlanması ve ekonomik kalkınmanın teşvikinde güvenilir ortak olmaya devam edeceğinin altını çizdi.

‘İNSANİ TRAJEDİ TARİF EDİLEMEZ’

Ürdün Kralı 2. Abdullah da İsrail’in, Gazze’ye yönelik sürdürdüğü savaşın sona erdirilmesi gerektiğini vurgulayarak “Ateşkes yeniden sağlanmalı ve yardımın yeniden Gazze’ye ulaşması lazım. Gazze’de yaşanan insani trajedi tarif edilemez” ifadelerini kullandı. Buna karşı bazı şeylerin yapılması ve uluslararası toplumun kararlı davranarak tutumunu açık şekilde belirlemesi gerektiğini söyleyen Kral 2. Abdullah, ülkesinin elindeki araçlarla insani durumun üstesinden gelmek için çok şey yaptığını anlattı. Kral 2. Abdullah, ateşkesin sağlanmasının bu çabaların devam etmesine olanak sağlayacağını belirterek, “Buna paralel olarak, on binlerce Filistinlinin evlerinden ve köylerinden sürüldüğü Batı Şeria’daki tehlikeli tırmanışı önlemek için adımlar atmalıyız” dedi.

İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜM TEMELİNDE BARIŞ

Tüm bölgenin krize ve istikrarsızlığa sürüklenmesi konusunda uyarıda bulunan Kral 2. Abdullah, “Kudüs’teki Müslüman ve Hıristiyan kutsal mekânlarının haklarını ihlal etmek, sadece daha fazla gerilim yaratır ve barış şansını zayıflatır” ifadesini kullandı. İki devletli çözüm temelinde barışın tesis edilmesi gerektiğini vurgulayan Kral 2. Abdullah, sadece bu şekilde Filistinliler, İsrailliler ve bölge için barış ve güvenliğin sağlanabileceğini dile getirdi.

Bölgesel güvenlik için Suriye’nin güvenlik, istikrar ve toprak bütünlüğü çabalarında desteklenmesi gerektiği konusunda mutabık kaldıklarını anlatan Kral 2. Abdullah, mültecilerin geri döndüğü istikrarlı ve güvenli Suriye konusunda mutluluk duyacaklarını sözlerine ekledi.

Ürdün Kralı 2. Abdullah, Scholz ile görüşmesinin ardından Bellevue Sarayı’nda Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier ile bir araya geldi. (AA)

Almanya Başbakanı Scholz: Trump ticaret düzenine saldırıyor

Almanya Başbakanı Olaf Scholz, ABD Başkanı Donald Trump’ı küresel ticaret düzenine saldırmakla suçlayarak, Trump’ın gümrük tarifeleri kararının temelde yanlış olduğunu ve bundan küresel ekonominin zarar göreceğini söyledi. Scholz, Almanya’ya ziyaret gerçekleştiren Ürdün Kralı II. Abdullah ile görüşmesinden sonra başbakanlıkta düzenlenen basın toplantısında ABD Başkanı Donald Trump’ın imzaladığı kararname kapsamında ülkenin 185 ticaret ortağına tarife getirilmesini değerlendirdi.

Trump’ın açıkladığı kapsamlı gümrük vergilerini ciddi bir ekonomik hata olarak nitelendiren Scholz, Trump’ın tarife kararının temelde yanlış olduğunu ve küresel ekonominin bundan olumsuz etkileneceğini savundu.

Trump’ı ticaret düzenine saldırmakla suçlayan Scholz, “Bu, tüm dünyada refah oluşturan ve esasen Amerikan çabalarının sonucu olan ticaret düzenine yapılan bir saldırıdır. Bunun sonucunda tüm küresel ekonomi zarar görecektir.” dedi.

Avrupa Birliği’nin (AB) 450 milyon tüketicisiyle dünyanın en güçlü tek pazarına sahip olduğuna dikkati çeken Scholz, “Bu da bize bir ticaret savaşını önlemek için ABD hükümetiyle görüşmeler yapma gücü vermektedir.” ifadelerini kullandı.

Scholz, Avrupa’nın serbest ticareti savunmaya devam edeceğini vurgulayarak, “Biz çatışmaya değil işbirliğine bağlıyız. Avrupa’nın çıkarlarımızı savunacağız. Avrupa, ABD’nin kararına birlik içinde, güçlü ve uygun bir şekilde karşılık verecektir.” dedi.

Geniş çaplı ticaret savaşı endişesi

ABD Başkanı Donald Trump dün ABD’ye ithal edilen tüm ürünlere gümrük vergileri getiren kararnameyi imzaladı.

Trump’ın imzaladığı kararname kapsamında, ABD’nin birçok ticaret partnerine tarife getirilmesi öngörülüyor. Tarife oranları, yüzde 10 ile 50 arasında değişiyor.

Bu kapsamda, ülkenin ithalat yaptığı partnerlerinden Avrupa Birliği’ne yüzde 20, Çin’e yüzde 34, Vietnam’a yüzde 46, Tayvan’a yüzde 32, Japonya’ya yüzde 24, Hindistan’a yüzde 26, Güney Kore’ye yüzde 25, Tayland’a yüzde 36, İsviçre’ye yüzde 31, Endonezya’ya yüzde 32, Malezya’ya yüzde 24, Kamboçya’ya yüzde 49, Güney Afrika’ya yüzde 30, Bangladeş’e yüzde 37 ve İsrail’e yüzde 17 tarife getirilmesi planlanıyor.

Türkiye, Birleşik Krallık, Brezilya, Avustralya, Birleşik Arap Emirlikleri, Yeni Zelanda, Mısır ve Suudi Arabistan’ın aralarında olduğu bazı ülkeler için yüzde 10 gümrük vergisi uygulanması öngörülüyor.

Trump ayrıca, 4 Nisan’da yürürlüğe girmesi planlanan ve daha önce duyurulan yüzde 25’lik otomobil tarifelerini de detaylandırdı.

Bu tarifeler kamyonet, motor, lityum pil, lastik ve amortisör gibi diğer parçaları etkileyecek.

Küresel ekonomik yavaşlamaya yol açabilecek bu durum, geniş çaplı bir ticaret savaşının patlak verebileceğine dair endişeleri artırdı.

Avrupa Birliği de dahil olmak üzere birçok ticaret ortağı şimdiden karşı tedbirler açıkladı.

Trump gümrük vergileriyle ABD’nin süregelen ticaret açığıyla mücadele etmeyi ve gelir elde etmeyi amaçlıyor.

Ekonomistler, gümrük vergilerinin küresel ekonomiyi yavaşlatabileceği, resesyon riskini artırabileceği ve ortalama bir ABD’li ailenin yaşam maliyetini binlerce dolar artırabileceği uyarısında bulundu.

Trump’ın ticaret tarifelerine yönelik son kararının, Kovid-19 sonrası enflasyon oranı artışından zar zor kurtulan, rekor borç yükü altında ezilen ve jeopolitik çekişmelerden baskılanan dünya ekonomisinin gücünü daha da azaltabileceği belirtiliyor. (AA)

Kayserili Mustafa Duman’a Almanya’dan Liyakat Nişanı

Almanya’nın Kuzey Ren Vestfalya (KRV) Eyalet Hükümeti, emekli mühendis Mustafa Duman’ın da aralarında bulunduğu 13 kişiyi, kamu yararına yaptıkları olağanüstü hizmetlerden dolayı Devlet Liyakat Nişanı ile onurlandırdı.

KRV eyaletinin başkenti Düsseldorf’taki Devlet Şansölyeliği’nde ‘Devlet Liyakat Nişanı’ dağıtım töreni düzenlendi. Törende KRV Başbakanı Hendrik Wüst, aralarında emekli mühendis Mustafa Duman’ın da olduğu 13 kişiye ‘Devlet Liyakat Nişanı’ takdim etti. Başbakan Wüst, burada yaptığı konuşmada, Bergisch Gladbach’ta yaşayan Mustafa Duman’ın, Türk göçmen bir ailede büyüdüğünü ve çok çalışarak büyük başarı yakaladığını söyledi. Wüst, Duman’ın, zengin deneyimlerini gençlerin kariyer yollarını bulmalarına yardımcı olmak için kullandığını kaydetti.

‘GÖNÜLLÜ OLARAK ÇALIŞTIM’

Törenin ardından açıklamada bulunan 63 yaşındaki Kayserili Mustafa Duman, 37 yıldır tırnaklarıyla kazıyıp çabalayarak bir yerlere gelmeye çalıştığını belirterek, böyle bir nişanla onurlandırılmaktan dolayı çok mutlu olduğunu söyledi. Duman, “Benim zamanımda eğitimle bilgi almak için sadece İşçi Bulma Kurumu vardı, onun dışında hiçbir yerden bilgi alamıyordunuz. Bu zorlukları yaşayan biri olarak gençlerimize yaşadığım tüm tecrübeleri yansıtmak için çaba sarf ettim. Göçmen Kökenli Genç Meslek Sahiplerinin Nitelendirilmesi Danışma Merkezi’nde yıllarca gençlere gönüllü olarak eğitimin önemini anlatmak için çalıştım” diye konuştu. Ödül törenine Türkiye’nin Köln Başkonsolosu Hüseyin Kantem Al ile nişana layık görülen kişilerin yakınları katıldı. (AA)

Gümrük vergileri ABD için bir bumeranga dönebilir

Almanya Ekonomi ve İklimi Koruma Bakanı Robert Habeck, ABD’nin ithal ettiği tüm ürünlere eşi benzeri görülmemiş gümrük tarifelerinin yüksek enflasyon ile bir ‘bumeranga’ dönüşebileceğini savundu.

Habeck, yaptığı açıklamada, ABD Başkanı Donald Trump’ın imzaladığı kararname kapsamında ülkenin 185 ticaret ortağına tarife getirilmesini değerlendirdi. Trump’ın yeni açıkladığı gümrük vergilerinin yıkıcı sonuçlarına dikkati çeken Habeck, söz konusu vergilerin Avrupa’nın yanı sıra ABD ekonomisine ve uluslararası ticarete de zarar vereceğini ifade etti. Habeck, söz konusu geniş kapsamlı tariflerin Trump’ın dediği gibi ABD’li tüketiciler için ‘kurtuluş günü’ değil, ‘enflasyon günü’ olacağını belirterek, “ABD’nin tarife çılgınlığı, ülkeleri resesyona sürükleyebilecek ve dünya çapında büyük hasara yol açabilecek bir sarmalı tetikleyebilir. Pek çok insan için korkunç sonuçlar doğurabilir” ifadelerini kullandı. Habeck, ABD ile gümrük tarife anlaşmazlığında ‘her zaman müzakere’ için mücadele ettiklerini, çatışma istemediklerini vurgulayarak, şunları kaydetti:

‘AB, NET VE KARARLI BİR YANIT VERECEKTİR’

“Bu nedenle Avrupa Komisyonu’nun ABD ile müzakere edilmiş bir çözüm için çaba göstermeye devam etmesi iyi bir şey. Bunun için hâlâ biraz zaman var. Ancak ABD müzakere edilmiş bir çözüm istemezse, AB dengeli, net ve kararlı bir yanıt verecektir. Bunun için hazırlıklarımızı yaptık. Komisyon Başkanı’nın net tavrını destekliyorum. Birleşik bir AB olarak hareket etmemiz çok önemlidir. Avrupa’nın gücü bizim gücümüzdür. Dünyanın en büyük tek pazarına sahibiz. Bu gücü kullanmalıyız.”(AA)