İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in 6 Nisan 2025 tarihinde olağanüstü kurultay çağrısı, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) için kritik bir döneme işaret etmektedir. Bu süreçte, parti yönetimi, milletvekilleri, il başkanları, delegeler, Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Parti Meclisi (PM) ve üyelerin ortak bir tutum sergilemesi hayati önem taşımaktadır.
1. Parti içi Birlik ve dayanışma
Öncelikle, parti içindeki tüm kademelerin birlik ve dayanışma içinde hareket etmesi esastır. Genel başkan, Milletvekilleri, il başkanları, MYK ve PM üyeleri, ortak bir söylem geliştirerek tabanın moralini yüksek tutmalıdır.
2. Hukuki süreçlerin takibi
İmamoğlu’nun tutuklanmasıyla ilgili hukuki süreçler titizlikle izlenmeli ve hukukun üstünlüğü prensibi başta TBMM’de ve yaşamın her alanında savunulmalıdır. Parti, deneyimli hukukçulardan oluşan bir komisyon kurarak süreci değerlendirmeli ve gerektiğinde ulusal ve uluslararası hukuk platformlarında girişimlerde bulunmalıdır.
3. Olağanüstü kurultayı
Özgür Özel’in çağrısıyla 6 Nisan 2025 tarihinde gerçekleştirilecek olağanüstü kurultay, partinin geleceği için kritik bir öneme sahiptir. CHP, yönetimi ve milletvekilleri Demokratik Kitle Derneklerinin, İşçi sendikalarının, yoksul köylülerin, gençlerin içinden çıkmadıkça halkın partisi olmaz. Kurultayda, yeni stratejiler belirlenerek partinin toplumun tüm kesimleri ile bütünleşen yol haritası çizilmelidir.
4. Kamuoyu duyarlılığını artırma Parti, medya ve sosyal medya aracılığıyla kamuoyunu doğru ve hızlı bir şekilde bilgilendirmelidir. Mücadeleyi sadece İmamoğlu’nun tutuklanması üzerine kurmamalı. İşçiler, köylüler, emekçiler, gençler, yoksul köylüler ve kadınların sorunları ve talepleriyle bütünleşmeli. Eğitim, sağlık, ekonomi ve siyasi politikalarını güncellemeli.
5. Uluslararası destek
CHP, Uluslararası insan hakları, sol, sosyalist partiler ve sendikalarla temas kurularak, Türkiye’deki demokratik süreçler hakkında farkındalık yaratılmalıdır.
6. Alternatif liderlik
Partiye ve belediyelere olası kayyum atamaları veya diğer müdahalelere karşı, parti içinde yönetim planları oluşturulmalıdır. Bu planlar, partinin sürekliliğini ve etkinliğini koruması açısından önemlidir.
Sonuç olarak!
Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması ve olası kayyum atamaları, cumhurbaşkanlığı seçimi süreci, Türkiye’de ekonomik, siyasi tartışmalar, adalet duygusu, hukukun üstünlüğü tartışmaları…, CHP ve Türkiye için zorlu bir sürecin habercisidir. Bu dönemde, parti içi birlik ve tüm devrimci, demokrat, duyarlı kesimlerle dayanışmanın korunmalı. Hukuki süreçlerin yakından takibi, etkin bir olağanüstü kurultay düzenlenmesi, kamuoyu bilgilendirme ve uluslararası destek arayışlarının hazırlanması ve yerel yönetimlerin korunması gibi adımlar, partinin geleceği ve Türkiye’deki demokratik değerlerin sürdürülmesi açısından büyük önem taşımaktadır.
Hadi hayırlısı…
ALMANYA
4 saat önceALMANYA
4 saat önceALMANYA
4 saat önceALMANYA
4 saat önceALMANYA
5 saat önceALMANYA
5 saat önceGÜNCEL
6 saat önce