KAYYUMLAR ERKEN SEÇİM OPERASYONU MU?

KAYYUMLAR ERKEN SEÇİM OPERASYONU MU?

ABONE OL
07:47 - 15/01/2025 07:47
KAYYUMLAR ERKEN SEÇİM OPERASYONU MU?
1

BEĞENDİM

ABONE OL
Kaplan
Best

Türkiye’nin yerel yönetim işleyişi, son dönemde kayyum atamalarıyla yeniden şekilleniyor. Özellikle Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) yönetimindeki Esenyurt , Beşiktaş ve Ovacık  belediyelerine, Dem Parti yönetimindeki Mardin, Batman , Tunceli, Halfeti ve Akdeniz belediyelerine kayyum atanması, siyasi tartışmaların omurgasını oluşturuyor. Bu gelişmeler, olası  erken seçim öncesinde muhalefeti zayıflatmaya yönelik bir strateji mi, yoksa hukuki gerekçelerle alınan zorunlu kararlar mı? Bu soruya iktidar ve muhalefet çevrelerinin yanıtları doğal olarak farklı olsada muhalefet,  “seçim operasyonu” olduğunu  iddia ediyor.

Kayyum atamaları ne ifade ediyor?

Hükümet kanadı, kayyum atamalarını hukuki olduğunu  açıklıyor. Esenyurt ve Ovacık Belediyelerini  terörle ilişkilendirirken, Beşiktaş’ta belediyecilik faaliyetlerindeki usulsüzlükler, Dem Parti’nin yönettiği Mardin, Batman,Tunceli,  Halfeti ve Akdeniz belediyelerinde ise terörle iltisaklı faaliyetler gerekçe gösterilerek kayyum atanması kararlaştırıldı. Muhalefet, bu gerekçelerin siyasi olduğunu ve asıl amacın muhalefeti yerelde zayıflatmak, seçmen tabanında hayal kırıklığı yaratmak olduğunu savunuyor.

Yerelde yenmek mi?

Yerel yönetimler, halkın günlük yaşamında doğrudan etkili olan hizmetlerin sunulması nedeniyle siyasi rekabetin en yoğun yaşandığı alanlardan biridir. Bu belediyelere kayyum atanması, SGK borçları için haciz uygulamaları, seçilmiş yöneticilerin yerine atanmış kişilerin getirilmesiyle seçmen iradesine zarar verildiği eleştirilerini beraberinde getiriyor.

Kayyum nereye sürükler?

  1. CHP’nin yönettiği belediyelere kayyum atanması, bu partiyi yerelde hizmet sunumunu sekteye uğratarak seçmen gözünde güven kaybı yaşamasına yol açar mı?
  2. Kayyum atamaları, seçmen iradesine yapılan bir müdahale olarak algılanabilir. Bu durum, özellikle muhalefet seçmenleri arasında bir mağduriyet hissi oluşturarak ters bir etki yaratabilir mi?
  3. Bu adımlar, iktidar ve muhalefet arasındaki gerilimi artırarak toplumsal kutuplaşmayı derinleştirebilir mi?

Kayyum atamaları, demokrasinin temel ilkelerinden biri olan seçmen iradesine ciddi bir müdahale olarak değerlendiriliyor. Seçilmiş belediye başkanlarının yerine atanmış kişilerin getirilmesi, yerel demokrasinin işleyişine yönelik  bir çok  soru işaretleri doğuruyor.

Kayyum muhalefetin başarısını gölgelemek mi?

CHP ve Dem Parti, bu durumu meydanlarında “zamları gölgeleme, asgari üçret ve emekli maaşlarını gündemden düşürme ve demokratik süreçlere müdahale” olarak ele alıp meydanlara çıkmayı  planlıyor. Bu strateji, seçmen nezdinde bir karşılık bulursa, kayyum atamalarının beklenenin aksine iktidar aleyhine bir etki yaratmaz mı?

Sonuç olarak!

Esenyurt, Beşiktaş, Ovacık, Mardin, Batman, Tunceli, Halifeti  ve Akdeniz belediyelerine yapılan kayyum atamaları, siyasi tartışmaların odağına yerleşmiş durumda. Bu gelişmeler, muhalefeti zayıflatmaya yönelik bir hamle olarak görülse de, seçmenlerin tepkisi bu sürecin asıl sonuçlarını belirleyecektir. Türkiye’nin demokratik geleceği açısından, kayyum atamalarının hukuk, şeffaflık ve demokrasinin temel ilkelerine uygun olarak seçmeni ikna edilebilirler mi bilemiyorum. Aksi takdirde, bu tür müdahaleler yalnızca yerel siyaseti değil, Türkiye’nin genel siyasi istikrarını ve demokrasiye olan güveni de derinden etkileyebilir.

MHP, üzerinden cumhur ittifakı ve Dem Parti’nin barış söylemleri üzerinden el tutuşmasını iktidar heder etmemeli! Barışa en yakın olduğu anda coğrafyanın üzerine gülerek doğan  güneş, kara haberlerle  batırılmamalı.

Hadi hayırlısı…

Inal

En az 10 karakter gerekli
Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.


HIZLI YORUM YAP