Türkiye’de yıllardır tanıdığım çevrelerde beni rahatsız eden bir suçlama vardı:

‘’Erdoğan ve Devlet Bahçeli gibi Kemal Kılıçdaroğlu’ da bir ABD Projesidir!’’

Son günlere kadar bunu reddettim ve bunu söyleyenlere sert çıkışlar yapmıştım.

Demokrasiyi benimsemiş ülkelerde, seçim kaybeden siyasi parti liderleri istifa eder, yerine 

Parti içerisinden seçimle başka bir partili görevlendirilir!

CHP’de yasal bir Kurultayda,  Kılıçdaroğlu yerine Özgür Özel’in Genel Başkan seçilmesiyle:

Yerel Seçimlerde CHP yüzde 38 oy ile 1. Sıraya yükselmesi AKP-MHP-HÜDA-PAR çıkar ortaklarını telaşlandırdı. (* 1)

 CHP delegelerinin oylarıyla Kemal Kılıçdaroğlu yerine Özgür Özel Genel Başkan seçilince

Kılıçdaroğlu ‘’Arkamdan hançerlendim!’’ demez mi? (** 2)

Seçimler öncesi CHP’den milletvekilliği isteyen emekli komutanlar ve İstanbul Belediye Başkanlığına aday gösterilmeyen gazeteciler eleştiri sınırları ötesinde saldırılarda bulunuyorlar.

Kılıçdaroğlu; 13 yılda 12 seçim kaybetmesinde yaptığı yanlışlıkları görmezden geliyor.

Hele, akademik konumdaki bir yandaşın: ‘’Bu bir Kerbela’dır!’’ Yakıştırması gerçekten utanç vericidir.

Anayasaya aykırı olmasına rağmen Erdoğan’ın 3. Kez CB adaylığına AYM’ye götürmeyişi yanında, CHP içinde uygulamalarına karşı çıkanları partiden uzaklaştırmıştı.

Atatürk’e ‘’Kefere’’  Diyen zatı İzmir’den, Laikliğin kaldırılmasını isteyen, Ulus Devlete karşı olan birini danışman atamış hem deAnkara’dan Milletvekili seçtirmişti

Bir başka danışmanının PKK ve Tarikatları, Şeyh Said’i Seyit Rıza’yı savunmasına rağmen

ses çıkarmamıştı!

AKP-FETÖ ortak hükümeti Türkiye’yi Laik Cumhuriyet yapısından, uydurulmuş Müslüman Biraderler rejimine dönüştürmek için ABD ve Avrupa kapitalizminin Projesi olarak iktidara getirilmişti.

15 Temmuz’daki Kontrollü Darbe girişimi AKP-FETÖ ortaklığındaki devleti yönetme kavgasından çıkmış, bir çıkar çatışması idi. Kılıçdaroğlu bile bu darbe girişimine

‘’Kontrollü Darbe’’ demesine rağmen Erdoğan’ı desteklemişti.

Hatta darbe bertaraf edildikten sonra Kılıçdaroğlu Erdoğan’a:

Kanun Hükmündeki Kararname yetkisi vererek, yasalar ve Anayasa dışı yetki verme desteği vermesiyle bugün Erdoğan’ın bugünkü yasa dışı Kayyum yetkisinin sorumlusudur!  (***3)

Kemal Kılıçdaroğlu on üç kez girdiği her seçimi kaybetti ama koltuğu bırakmadı.

Kılıçdaroğlu, son genel seçimde parti yöneticilerin bile haberi olmadan, sağ partilere-özellikle

AKP içinde görev almış eski AKP’lilere CHP listelerinden milletvekili olmalarını sağlamıştı.

Irkçı bir başka Parti Liderine örgütten gizli ‘’üç bakanlık yanında MİT’i seçim rüşveti olarak’’ verdiğini CHP yöneticileri bile bu parti liderinin açıklamasından öğrenmişti!

 ABD-AB özellikle Alman Sosyal Demokrat parti SPD Genel Başkanı Olaf Scholz’un AKP-MHP-HÜDA-PAR’adesteğine rağmen Özgür Özel Liderliğindeki CHP halen birinci sırada iken:

Bu ilkel çizgi, 21.yüzyıl Türkiye’sinde Kurtuluş Savaşının siyasi olgusu Atatürk’ün partisi Cumhuriyet Halk Partisinde uygulanmak isteniyor.

Özgür Özel liderliğinde ilk yerel seçimde yüzde otuz sekiz oy oranı ile 1. Olan CHP’ye ilk darbeyi, Kılıçdaroğlu ve yandaşlarının vermesi bir rastlantı olamaz!

Son dönemlerde:  kadının, evdeki baskıya dayanamayıp boşanma davası açınca erkek kadının önüne çıkıp:

‘’Ya benim olursun ya Toprağın!’’ Demesi gibi13 Yıl yerinde saydırdığı CHP’yi

Arakasından hançerlemek yanında:

Aslında AKP’ye en büyük desteği vermek olduğunu bilmez mi?

YILDIZ AKALIN

(*1)CHP İstanbul-Ankara-İzmir-Bursa gibi büyük şehirler olmak üzere: CHP: 14 BŞ-21 İl-337- İlçe AKP:12 BŞ-12 İl- 356 İlçe

CHP, hem nüfus yoğunluğunun Yüzde 70’ni yanında ekonomik zenginliğinin yüzde 75’ni kazanmış oldu. CHP hem büyük şehirlerde ve Türkiye genelinde hem Belediye, hem de Belediye Meclisi üyeleri sayısında çoğunluğu kazanmış oldu.

(**2) Örsan Öymen: ‘’Kemal Kılıçdaroğlu Sırtından hançerlendiğini söyledi. 13yılda 12 seçim kaybetmiş o seçimlerde de mi sırtından hançerlendi?’’

(***3) Kontrollü FETÖ darbesinden sonra Kılıçdaroğlu’nun kararı ile Erdoğan’a Kanun Kuvvetinde Kararname ile 1.Milletvekili Dokunulmazlığının kaldırılması 2.Seçilmiş Belediye Başkanlarını görevden alma hakkını verdirmişti.